
jim carrey. kendisiyle tanışıklığımız uzun yıllara dayanır. gençliğimde idolümdü desem yeridir. orta gençliğimde onun komedi rollerinden sıyrılıp dramayı tercih etmesi, mi acaba?, yoksa? gibi sorularla boğuşmamıza neden olmuş lakin bu işi de layikiyle ifa ettiğini görerek bir ohhh çekmişizdir. geçen zamanın televizyondan koparttığı bendenize ait bünyede hala ondan o kadar esinlenme vardır ki izleri bakidir.

kendisi için hollywood un binbir suratıdır desek alınacak gocunacak kimseyi bulamayızdır. girdiği her rolde hisseli harikalar kumpanyası gibidir. komediyi de dramayı da kendisini beğeniyle izleyen ya da izlemeyen ya da hiç izlememiş olan seyirciye en nitelikli biçimde ulaştırır.
genel olarak oynadığı rolleri içinde bulunduğu yapımı söz konusu senaryoyu beğenmemiş bile olsanız jim carrey nin oyunculuğunu ve aldığı role hayat verişini fark etmeden beğenmeden hakkını vermeden geçemezsiniz.
bunca büyük bir hayran kitlesi oluşturması üçüncü dünya ülkelerinde renkli televizyonun keşfine ve doksanlar kuşağının sömürme anlayışına paralel olarak gelişmiş gibi gözükse de jim carrey nin, içinde ortaya çıkartmayı özlemle beklediği rollerin bulunduğu engin bir kitap olduğu da yadsınamaz.

her hollywood çalışanının yaşadığı olumsuzluklardan nasibini alma eğilimi sürecinde kendisi de yer almış hayranlarını zaman zaman üzmüş bazen ağlatmış uzun süre ortada görünmeyince unutulmuş depresife bağlamış sonra anka kuşu misali küllerinden doğmuş buradayım uleyyyn diyebilmiştir.
ÖZET: BEN GİDERİM ADIM CARREY, DOSTLAR BENİ HATIRLASIN.
Hayranıyım kendisinin...
YanıtlaSilMask mask mask her nevi şahsına münhasır yeşil surat nasıl unutulur ki ...ki ben unutmadı isem kimse unutamaz. ..kimler geldi kimler geçti ve hala geçiyorlardan kendisi her daim izlenir , gülünür gerekirse ağlanır...
YanıtlaSilMask mask mask her nevi şahsına münhasır yeşil surat nasıl unutulur ki ...ki ben unutmadı isem kimse unutamaz. ..kimler geldi kimler geçti ve hala geçiyorlardan kendisi her daim izlenir , gülünür gerekirse ağlanır...
YanıtlaSil